19 Aralık 2011 Pazartesi

Siga Siga

İnsanın "Biranda" ismini taşıması bazen bir hayli yorucu olabiliyor. Herşey "bir anda" olsun istiyorsunuz. Tezcanlı oluyorsunuz. Yavaş karar verilmesine tahammül edemiyorsunuz. Zaman boşa geçince sinir oluyorsunuz. Heyecanınızı, hevesinizi hemen harekete dökmek istiyorsunuz. Sonra da önünüze bir engel çıktığında....işte burada pek edebi olamayacağım...LÖK DİYE KALIYORSUNUZ!

Oysa biraz ağırkanlı olmak gerek bu dünyada. İyice ölçüp biçmek, etraflıca düşünmek, ya da en azından birşeyler gerçekleşmeden çeneyi tutmayı becermek gerek:).  Hayatta herşeyin olabileceğine dair elinde zilyon tane örneği bulunan bir insan olarak benim, en azından bu kadarını becerebilmem gerek.

Neyse ki hayatta ilk okuduğum roman Polyanna!:) Yani elimde olanların kıymetini bilmeyi minicikken öğrendim. O yüzden pes etmiyorum. Yanımdakilerin de etmesine izin vermiyorum. Biz birbirimize destek oldukça, engel mengel kalmayacak önümüzde. Önemli olan sağlığımız, ağzımın tadı yerinde olsun.

Öyleyse ne diyoruz...Acele minganis yavrimu...siga siga...(*)

1anda

(*) Aceleye gerek yok yavrucuğum, yavaş yavaş, sindire sindire...

Yer: Sapanca. Deniz adam yaprakların içinde yuvarlanmaya hazırlanıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder